Skip to main content
Category

Yedekleme

Tıbbi Stok Yönetimi Dönüşümü: Manuel Takip Artık Yeterli Değil! 

Tıbbi Stok Yönetimi Dijital Dönüşümü: Manuel Takip Artık Yeterli Değil!
Tıbbi Stok Yönetimi Dijital Dönüşümü: Manuel Takip Artık Yeterli Değil!
İçeriği analiz eden Bing AI Creator ile oluşturulmuştur.

Tıbbi stok yönetimi, medikal kurumun doğru ve eksiksiz çalışması için tedarikçiden hastanın kullanımına kadar uzanan cihazların yönetimine denir. Sağlık personellerinin hastalarını efektif ve en iyi şekilde tedavi edilebilmesi adına tıbbi malzeme ve cihazların yeterli kapasitede olması gereklidir. Bu cihaz ve malzemelerin stok takibinin manuel yapılması zamandan kaybettirirken tıbbi personelin değeri yüksek işlere odaklanmasını da engellemektedir. Neden manuel takibin artık yeterli olmadığını gelin, birlikte inceleyelim. 

Dijital Tıbbi Stok Yönetimi Çözümleri  

Stok yönetiminde karşılaşabilinecek sorunları en aza indirgemek ve stoklarınızı optimize etmek için dijital stok yönetimi çözümlerini değerlendirebilirsiniz. Bazı dijital stok yönetimi çözümleri: 

Otomatik Takip ve Raporlama 

Anlık olarak verilerin güncellenmesi ve raporlanması için otomatik takip ve raporlama sistemleri kullanılır. Stoklar sürekli takip edilir ve raporlarda stok hatalarına yer verilmez, böylece acil anlarda bile eksik veya hatalı stok bulunmaz. 

Utah Üniversitesi İlaç Bilgi Servisi tarafından 2023 yılında gerçekleştirilen bir ankete göre;

  • Hastanelerde ve sağlık sistemlerinde çalışan eczacıların %99’u ilaç tedarik sıkıntısı yaşadığını bildirdi. Bu durumların %33’ünün kritik, %63’ünün ise orta düzey etkili olduğu belirtildi. Üstelik ilaç stok takibinin düzenli sağlanamamasının tedarik sıkıntısını tetiklediğinden de bahsedildi.

Yapay Zeka Tabanlı Sistemler 

Yapay zeka tabanlı sistemler kullanarak stokların giriş ve çıkış bilgilerini doğru şekilde, zahmetsizce takip edebilir ve stoklarınızı optimum seviyede tutabilirsiniz. Siparişlerinizi veriye dayalı bir şekilde verebilirsiniz ve stoklarınızın yetersiz kalma ihtimalini minimize edersiniz. 

Bulut Tabanlı Entegrasyonlar  

Bulut tabanlı entegrasyonlar ile veri kayıplarına karşı güçlü önlem alırsınız, felaket veya siber saldırı sonrasında eksiksiz şekilde verilerinizi geri yükler ve operasyonlarınızda kesintiyi önlersiniz. Özellikle yönetilen yedekleme hizmetlerinin sağladığı arttırılmış güvenlik ile verilerinizi yüksek düzeyde güvenlik önlemleri ile korursunuz. Ayrıca verilerinize kolayca erişir ve kaynaktan tasarruf sağlarsınız. 

Dijital Stok Yönetiminin Sağlık Kuruluşlarına Avantajları 

Dijital tıbbi stok yönetimi sağlık kuruluşlarına maliyet, zaman, hız gibi bir çok farklı yönden avantaj sağlar. Bu avantajlar kuruluşun operasyonlarını iyileştirirken ayrıca değer katan işlere de odaklanma şansı verir.  

Maliyet Tasarrufu 

Dijital stok yenileme otomatik sipariş mekanizması ile stokları optimum seviyede tutar. Malzemelerin bitmesinin önüne geçmesinin yanı sıra gereksiz alımları da engeller böylece fazla malzeme almazsınız ve gereksiz maliyetlerin önüne geçersiniz. 

Hızlı Karar Alma 

Stoklarınız anlık güncellendiği için hızlı karar alabilirsiniz, en son ve güncel veriler her zaman elinizde olur. 

Personel Verimliliğini Artırma 

Dijital tıbbi stok yönetimi sayesinde sağlık çalışanlarının manuel stok sayımı gibi zamanlarından alan işler yerine asıl işlerine daha çok efor ve zaman harcabilir. 

Öncelikli Ürün Tespiti 

Acil durumlarda kullanmak için kritik ürünlere önceliklendirme yapar ve stok seviyelerini yeterli tutmaya çalışır. Ayrıca, tarihi geçen veya yaklaşan ürünleri tespit eder ve önceliklerine göre sipariş verir. 

Gelecek Trendleri ve Uygulama Örnekleri 

Stok yönetiminde dijitale geçiş büyük hastaneler tarfından da uygulamaya konuluyor.  

SAPinsider’ın yazısında John Hopkins hastanesinde stok yönetimini nasıl geliştirdiklerini ve dijitalleştirdiklerini anlatıyor. İşte John Hopkins hastanesinde yapılan bazı farklılıklar: 

  • Envanter süreçlerini optimize etmek için sistem entegrasyonu ve otomasyonu oluşturuldu. 
  • Hastane sistemine SAP ERP uygulandı. 

Sonuç olarak manuel tıbbi stok yönetimi sağlık sektörü için verimsiz bir hal aldı. Dijital tıbbi stok yönetimi çözümlerini kullanmak ve avantajlarından yararlanmak işinizi büyük ölçüde kolaylaştırırken asıl işlerinize odaklanmanız için bir gereklilik. Hızlı gelişen ve değişen bu dijital dünyada sağlık kuruluşlarının da geri kalmaması için dijital dönüşüme ayak uydurmaları çok önemli. 

Eğer siz de dijital çözümler ve dijital dönüşüm ile ilgileniyorsanız Eclit’in sunduğu çözümlere göz atabilirsiniz. 

Bulut Yedekleme: Gelecekte Neler Bekliyor?

Bulut yedekleme nedir
Bulut yedekleme nedir
İçeriği analiz eden Bing AI Creator ile oluşturulmuştur.

Bugünün dünyasında veri, işletmelerin en değerli varlıklarından biri haline geldi. IDC’ye göre, dünya genelinde dijital veri hacminin 2025 yılına kadar 175 zettabaytı aşması bekleniyordu. Bu büyüme, hem bireylerin hem de kuruluşların veri yönetimi ve güvenliği konusundaki yaklaşımlarını kökten değiştirmeye zorladı.

Kuruluşlar, sürekli büyüyen veri hacmi ve artan siber tehditlerle başa çıkabilmek için daha güvenli, ölçeklenebilir ve verimli yedekleme çözümlerine yöneldi. Bir araştırmaya göre, 2025 yılına kadar dünya genelindeki verilerin %80’ini yapılandırılmamış veriler oluşturacak. Bu durum, geleneksel yedekleme yöntemlerinin yetersiz kalacağına ve daha gelişmiş bulut yedekleme teknolojilerine ihtiyaç duyulacağına işaret ediyor.

Önümüzdeki yıllar içinde bulut yedekleme teknolojileri nasıl evrilecek? İşletmeler hangi yeniliklerle karşılaşacak? Gelin, geleceği şekillendirecek en önemli bulut yedekleme teknolojilerine yakından bakalım.

1. Veri Artışı ve Yeni Yedekleme Stratejileri

Veri hacminin hızla artması, yedekleme yöntemlerinde köklü değişiklikleri beraberinde getiriyor. Gartner’a göre, bulut harcamalarının 2025 yılına kadar küresel ölçekte %21,5 artarak 723 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Bu büyüme, işletmeleri hibrit ve çoklu bulut çözümlerine yöneltiyor.

Öne Çıkan Eğilimler:

  • Hibrit Bulut Yedekleme: Şirketler, hem özel hem de genel bulut çözümlerini birleştirerek yedekleme süreçlerini optimize ediyor. Hibrit bulut, şirketlere veri depolama konusunda esneklik ve daha düşük maliyet avantajı sunuyor. Ayrıca veri güvenliğini artırarak kesintisiz bir bulut yedekleme altyapısı oluşturulmasını sağlıyor.
  • Büyük Veri Analitiği ile Yedekleme: Veri yedekleme stratejileri, yapay zeka destekli analitiklerle daha akıllı hale geliyor. Veri analizleri sayesinde hangi verilerin daha kritik olduğu belirlenerek, yedekleme süreçleri daha verimli hale getiriliyor. Bu sayede hem depolama maliyetleri optimize ediliyor hem de daha stratejik bir veri yönetimi sağlanıyor.
  • Gelişmiş Veri Kümeleme: Dağıtılmış depolama çözümleri sayesinde, yedeklenen verinin daha etkin bir şekilde yönetilmesi sağlanıyor. Bu yöntem, veri erişimini hızlandırırken aynı zamanda veri kaybı riskini de minimize ediyor. Şirketler, kümeleme teknolojileri sayesinde yedekleme süreçlerini çok daha verimli bir hale getirebiliyor.

2. Yapay Zeka Destekli Bulut Yedekleme Sistemleri

Yapay zeka ve makine öğrenimi, yedekleme süreçlerinde otomasyonu artırarak veri kayıplarını minimize etmeye yardımcı oluyor. Örneğin, Google Cloud’un yapay zeka destekli yedekleme çözümü, anomalileri tespit ederek olası veri kayıplarını engelliyor ve en kritik verileri önceliklendirerek daha akıllı yedekleme politikaları oluşturuyor. Bu tür sistemler, verilerin daha güvenli bir şekilde saklanmasını ve anlık geri yükleme seçenekleri sunarak iş sürekliliğini sağlamayı amaçlıyor. IDC’ye göre, 2025 yılına kadar yapay zeka destekli teknolojilere yapılan küresel harcamaların 337 milyar dolara ulaşması bekleniyordu.

Beklenen Yenilikler:

  • Otomatik Yedekleme Optimizasyonu: Yapay zeka, yedekleme süreçlerini analiz ederek en verimli depolama yöntemlerini öneriyor. Bu sayede depolama kapasitesinden tasarruf edilerek maliyetler düşürülüyor. AI destekli çözümler sayesinde verilerin ne zaman ve nasıl yedekleneceği belirlenerek otomatikleştiriliyor.
  • Anomali Tespiti ve Siber Tehditlere Karşı Savunma: AI destekli çözümler, fidye yazılımları ve diğer tehditleri erken aşamada tespit ederek sistemleri koruma altına alıyor. Yapay zeka tabanlı izleme sistemleri sayesinde, herhangi bir tehdit anında algılanarak proaktif bir savunma mekanizması oluşturuluyor.
  • Yedekleme Performansının Akıllı Yönetimi: Sistemler, geçmiş verileri analiz ederek yedekleme sürelerini ve kaynak kullanımını optimize edebiliyor. Şirketler için en uygun yedekleme zamanlamaları belirlenerek iş sürekliliği sağlanıyor.

3. Kuantum Bilişim ve Veri Güvenliği

Kuantum hesaplama, veri güvenliği açısından yeni bir dönemi başlatıyor. Günümüz şifreleme yöntemleri, geleneksel bilgisayarlar için güvenli olsa da, kuantum bilgisayarların gelişimiyle birlikte bu algoritmaların kırılabilir hale gelmesi bekleniyor. Bu nedenle, veri yedekleme süreçleri de kuantum sonrası güvenlik önlemleriyle yeniden şekillenecek. Kuantum şifreleme teknikleri, klasik şifreleme yöntemlerine kıyasla çok daha güçlü koruma sağlayarak verilerin güvenliğini garanti altına almayı hedefliyor. Ayrıca, kuantum algoritmalarının veri sıkıştırma ve yedekleme hızını artırarak büyük ölçekli veri setlerinin daha verimli saklanmasına olanak tanıyacağı öngörülüyor. Özellikle şifreleme ve veri koruma alanında devrim niteliğinde yenilikler yaşanması bekleniyor.

Öne Çıkan Gelişmeler:

  • Kuantum Şifreleme: Geleneksel şifreleme algoritmalarını kırabilen kuantum bilgisayarlar karşısında, kuantum şifreleme yöntemleri geliştiriliyor.
  • Yeni Nesil Veri Koruma Teknolojileri: Kuantum sonrası şifreleme çözümleri, veri güvenliğini artırıyor.
  • Hibrit Bilgisayar Sistemleri: CPU, GPU ve kuantum işlemcileri birleştiren hibrit sistemler, büyük veri işleme kapasitesini artırıyor.

4. Veri Yönetimi ve Regülasyonlar

Veri güvenliği düzenlemeleri, yedekleme stratejilerinde belirleyici bir rol oynuyor. GDPR ve KVKK gibi düzenlemeler, şirketleri daha şeffaf veri yönetimi politikaları benimsemeye zorluyor.

Şirketlerin Dikkat Etmesi Gerekenler:

  • Uyumluluk Odaklı Yedekleme Stratejileri: Şirketler, verilerini düzenlemelere uygun şekilde yedeklemek zorunda. Uyumsuzluk ciddi yasal ve mali yaptırımlara yol açabilir.
  • Veri Erişim Kontrolleri: Hassas verilerin güvenliğini sağlamak için güçlü kimlik doğrulama yöntemleri uygulanıyor.
  • Veri Şeffaflığı: Kullanıcılar, verilerinin nasıl saklandığı ve kullanıldığı konusunda daha fazla bilgi talep ediyor.

5. Kesintisiz Bulut Yedekleme: Anlık Replikasyon ve Anında Kurtarma

Anlık replikasyon ve “immutable backup” teknolojileri, özellikle fidye yazılım saldırılarına karşı kritik bir savunma mekanizması oluşturuyor.

Öne Çıkan Yöntemler:

  • RPO ve RTO Optimizasyonu: Kesintisiz iş sürekliliği için kurtarma süreleri minimuma indiriliyor.
  • Immutable (Değiştirilemez) Yedekleme: Verilerin değiştirilmesine veya silinmesine karşı koruma sağlıyor.
  • Gelişmiş Replikasyon Çözümleri: Anlık veri kopyalama ile iş sürekliliği kesintisiz hale geliyor.

Veri Kaybı Sağlık Kuruluşları İçin Sessiz Tehdit 

veri-kaybi-saglik-kuruluslari-icin-sessiz-tehdit

İçeriği analiz eden Bing AI Creator ile oluşturulmuştur.

Verilerin güvenliği her türden işletme ve kurum için önemli olsa bile sağlık sektöründe kritik bir konumda. Hastaların verilerinin kaybolması ya da çalınması ihtimali hastanın tedavi gördüğü kurumun itibarını düşürmekle birlikte kalıcı hasarlar da bırakabilir. Bu yazımızda sağlık kuruluşlarında veri kaybının sonuçları ve bu kayıpları nasıl engelleyeceğiniz üzerinde duracağız. 

Sağlık Sektöründe Veri Güvenliğinin Önemi 

Veriler sağlık sektöründe çok önemli kritiktir. Hastaların tanısının ve tedavisin yapılması verilere göre karar verilir. Sağlık kuruluşundaki yeterli malzeme, kapasite ve cihazlar da eldeki verilere göre kullanılır. Sağlık kuruluşlarındaki veriler ayrıca hastaların kişisel bilgilerini içerir, hastanın mahremiyeti sayılır. Bu nedenle sağlık kuruluşları hastaların güvenlerini sarsmamak ve olumsuz sonuçlar yaşamamak adına verilerine karşı ihlallere izin vermemeli. 

Sağlık Kuruluşlarında Veri Kaybının Yaygın Nedenleri 

Sağlık kuruluşlarında veri kaybı bir çok nedenden gerçekleşebilir. İşte sağlık kuruluşlarında yaygın görülen veri kaybı nedenleri:

Siber Saldırılar 

Fidye virüsü ve kötü amaçlı yazılım gibi siber saldırılar sadece veri kaybına yol açmakla kalmaz. Siber saldırıyı yapan kişiler verileri manipüle edebilir ve verilerin bütünlüğünü bozabilir. 

İnsan Hatası  

Veri kaybı insan hatalarından kaynaklı da gerçekleşebilir. Yanlışlıkla veri silme ve değiştirme, dolandırıcılık girişimlerine kanarak kritik bilgileri paylaşma, basit ve tekrar eden şifreler ile düşük güvenlik önlemleri alma insan hatalarından birkaçıdır.  

Doğal Afetler 

Sel, yangın veya deprem gibi doğal afetlere hazırlıklı olmamanız geri dönüşü olmayan veri kayıplarına sebebiyet verebilir. Doğal afetler sonucu altyapınızın zarar görmesi iş kesintilerine sebep olur, veri kaybı da yaşamanız durumunda kurumunuz için kritik verileri kaybedebilirsiniz. 

Yedekleme Hatası

Eksik ve yanlış yedekleme yapmanız saldırılara ve ihlallere gerek kalmadan verilerinizi kaybetmeniz demek. Yedekleme hatalarının en büyük nedeni eski yedekleme yöntemlerini kullanmaktır. Güncel yöntemleri kullanarak verilerinizi doğru şekilde yedekleyip sızıntı ve geri yükleme hatalarına karşı testler ile periyodik olarak kontrol etmelisiniz. 

Sistem Arızaları 

Sistem arızaları, disklerde ve fiziksel depolamada yaşanan arızalar, verilerin kaybına yol açabilir. Bunun önüne geçmek adına verileri tek ortamda yedeklememek ve bulut (cloud) tabanlı yedekleme ile yedekleme stratejinizi desteklemek. Fiziksel sistemlerinizde meydana gelen arızaların önüne geçmenizde destek olur. 

Veri Kaybının Sağlık Kurumlarına Olası Zararları 

Sağlık kurumunuzda gerçekleşecek veri kaybı size yüksek mali kayıplar yaşatabilir. Fakat sadece mali kayıpla sonuçlanmaz, yaşadığınız veri kaybı sonrası sağlık kurumunuzun itibarı düşebilir. İtibarınızın zedelenmesi hastaların, kurumunuza olan güvenini sarsar ve hasta sayınızın azalmasına sebebiyet verir. Hastalarınızın kritik bilgilerinin çalınması veya değişmesi hastalar ile hukuki anlaşmazlıklar yaşamanıza neden olur. Yanlış veya kayıp veriler ile yapılan yanlış ve eksik tanı, yanlış ilaç veya tedavi, hasta kaybı gibi korkunç sonuçlara sebebiyet verebilir.  

MSP Çözümleri ile Sağlık Kuruluşlarının Veri Güvenliği 

MSP’ler sağlık kuruluşunuz için kolay çözümler sunar böylece sizleri IT altyapısının karmaşıklığından kurtarır ve işinizi kolaylaştırır.  

Yönetilen Network ve Güvenlik 

MSP’niz network altyapınızı ve güvenliğinizi 7/24 izleyerek anında müdahale ile sorunları çözer. Tehditlere karşı koruma sağlarken aynı zamanda güvenliğinizi de arttırmış olur. Periyodik güncellemelerle korumanızı en üst seviyede tutar ve saldırılardan alınacak hasarları minimize etmiş olur. 

Yönetilen Yedekleme

Hizmet sağlayıcınız profesyonel bir şekilde verilerinizi yedekler, verilerin güvenliğini sağlar ve veri kaybı riskini ortadan kaldırır. Yönetilen yedekleme ile verileriniz felaket anlarında erişilebilir olur.

Yönetilen İzleme

MSP’niz yönetilen izleme hizmeti ile IT altyapınızı 7/24 izler böylece anlık felaket ve saldırılara anında müdahale ile iş sürekliliğin devamlılığını sağlar.

Felaket Kurtarma Hizmeti (DRaaS)

DRaaS ile kritik verilerinizi yedeklenir ve güvence altına alınır. Kriz anlarında hızlı ve sorunsuz bir şekilde geri yüklenerek operasyonlarınıza kaldığınız yerden devam etmenizi sağlar. Mali kayıp ve müşteri memnuniyetsizliği yaşamanızı engeller.

Sağlık Kuruluşlarının Veri Güvenliği İçin Atması Gereken Adımlar

Sağlık kuruluşları veri güvenliğini arttırmak istiyorsa

  • Güçlü siber güvenlik altyapısı kurmalı
  • Veri yedekleme ve kurtarma planları oluşturmalı
  • Periyodik testler ile veri güvenliğini control etmeli
  • Felaket kurtarma planı oluşturmalı
  • Çalışanlarına siber güvenlik ile ilgili kapsayıcı eğitim vermeli
  • Profesyonel ve yetkin IT ekibi kurmalı

Sağlık kuruluşları veri güvenliği için yukarıdaki adımları izleyebilir fakat bu adımları tek başlarına yapmaları hem karmaşık hem de maliyetli olur. Bu adımlar yerine yönetilen hizmet sağlayıcıları (MSP) ile çalışmak karmaşıklıktan kurtulmanıza yardımcı olur ve uzun vadede maliyetinizi düşürür.

Eğer siz de verilerinizi koruma altına almak ve onların düzenli şekilde güvenle yedeklenmesini sağlamak istiyorsanız Eclit’in sunduğu çözümlere göz atabilirsiniz.

Yedekleme Var Sanıyordunuz Ama… Şirketlerin Yaptığı 5 Büyük Hata

Şirketlerin yaptığı en büyük beş yedekleme hatası

İçeriği analiz eden Bing AI Creator ile oluşturulmuştur.

Yedekleme sisteminiz gerektiği kadar güvenli mi? Şirketlerin çoğu yedeklemelerinin güvende olduğunu düşünse de yanlış ve eksik yapılmış yedeklemeler veri kayıplarına ve iş süreçlerinde aksamalara sebebiyet verebilir. Fakat yedekleme yapmak şirketinizin devamlılığı için zorunluluk haline gelmiştir.  

Bu yazımızda, sizlere şirketlerin yedekleme sırasında yaptığı beş büyük hatadan ve bu hatalardan nasıl kaçınacaklarından bahsedeceğiz. 

Hata 1: Yedekleme ve Felaket Kurtarma Planının Karıştırılması 

Çoğu şirket yedeklemenin felaket kurtarma anlamında geldiğini düşünüyor fakat bu durum doğru değil. Yedekleme DR’ın önemli bir parçası, kesintileri efektif bir şekilde atlatmanız için herhangi bir veri kaybı yaşamadan doğru yedeklenen veriler geri yüklenmeli. Gartner’a göre, şirketlerin %93’ü büyük bir veri kaybı yaşadığında 5 yıl içinde işlerini kapatmak zorunda kalıyor. Bu yüzden verilerinizin doğru yedeklenmesi çok önemli fakat yedeklemeyi DR’ın bir bütünü gibi görmeniz iş sürekliliğinizi aksatmanıza neden olur. 

Yüzde doksan üç gösteren veri

Hata 2: Yedeklemeleri Test Etmemek 

Verilerinizin doğru yedeklendiğini ancak test ederek anlayabilirsiniz. Kesinti sonrası geri yüklemelerde doğru yedeklediğinizi düşündüğünüz kritik verilerin geri yüklenmemesi, iş sürekliliğinize zarar verir bunun yanı sıra şirketinize gereksiz mali kayıplar yaşatır. Veritas’ın araştırmasına göre, şirketlerin %60’ı yedeklemelerinin hatalı olduğunu bir veri kaybı yaşadıktan sonra fark ediyor. Bu nedenle, yaptığınız yedeklemeleri ve geri yükleme sürecini test etmek gerçek bir saldırı veya kesinti senaryosunu rahatlıkla atlatmanıza yardımcı olacaktır. 

Hata 3: Tek Bir Yedekleme Lokasyonuna Güvenmek 

Yedeklediğiniz verilen sadece bir lokasyonda tutulması şirketlerin yaptığı bir hatadır. Felaket senaryolarında bütün verilerinizi aynı lokasyonda tutmak, gerçekleşecek olay sırasında bütün verilerinizi kaybetmeniz anlamına gelir. Bu durumu yaşamamak için 3-2-1 yedekleme stratejisini uygulayabilirsiniz: 

  • Verilerinizin en az üç (3) kopyası bulunmalı. 
  • İki (2) farklı türde depolama ortamları kullanılmalıdır. 
  • En az bir (1) yedek coğrafi olarak farklı bir lokasyonda tutulmalıdır. 

Hata 4: Yedeklerin Siber Tehditlere Karşı Korunmaması 

Artık siber saldırılar yedekleme dosyalarına karşı da gerçekleşiyor. Veeam’ın 2023 raporuna göre organizasyonların 85%’i son on iki ayda en az bir fidye yazılım aldırısı ile karşılaştı ve fidye yazılım saldırılarının 93%’ten fazlası özellikle yedeklemeleri hedef alıyor. Bu da yedeklemenizi koruma altına almak için yeterli bir sebep. 

  • 3-2-1 kuralını uygulayın. 
  • Çok faktörlü kimlik doğrulama ile yetkisiz erişimi engelleyin. 
  • Düzenli olarak test ederek, güvenlik eksiklerinizi fark edin. 
  • Güvenlik önlemlerinizi güncel tutun. 

Üstte belirttiğimiz uygulamalar ile yedeklemelerinizi siber tehditlere karşı daha etkili koruyabilirsiniz. 

Hata 5: Otomatik Yedekleme Sistemlerinin Güncellenmemesi 

Lima’ya göre eski yedekleme çözümleri yedeklemede sadece 57% geri yüklemede ise sadece %61 başarılı. Bu nedenle yedekleme yazılımı ve çözümünüzü sürekli güncel tutmalısınız, kullandığınız eski çözümün verilerinizi koruyacağına güvenmemelisiniz. Veri kaybının neden olacağı maliyetleri göz önüne aldığımızda güncel ve yeni yedekleme çözümlerine yatırım yapmak uzun vadede büyük maliyetlerin önüne geçebilir. 

Yedekleme Bir Güvence Değil, Sürekli Gelişen Bir Süreçtir

Yedekleme sistemlerinin kurulumu verilerinizi daima güvende tuttuğunuz anlamına gelmez, sisteminizi belli aralıklarla test etmeli, güncellemeleri takip etmeli ve korumalısınız. Düzenli test yapmaz ve gerekli önlemleri almazsanız verilerinizi kritik bir anda geri yüklemek için geç kalmış olabilirsiniz. Beklenmedik kesintilerde veya tehditlerde iş sürekliliğinizi devam ettirebilmeniz için güncel yedekleme çözümleri kullanmak, sürekli yedeklemelerinizi test ederek güvende olduklarından emin olmak gereksiz maliyetleri ve işletmenizin değer kaybını önler. 

Güvenli Yedekleme için Eclit Yedekleme Çözümleri…

Güvenli, düzenli ve doğru yedekleme için Eclit yönetilen yedekleme çözümlerine göz atabilirsiniz!

Veri Tabanı Yönetim Sistemleri (DBMS) Nedir? Kimler İçin Uygun?

veri tabanı yönetim sistemi
veri tabanı yönetim sistemi
İçeriği analiz eden Bing AI Creator ile oluşturulmuştur.

Günümüzün veri odaklı dünyasında, bilgiye hızlı ve güvenilir bir şekilde erişim sağlamak, işletmelerin rekabet avantajı elde etmesinin anahtarıdır. Veri Tabanı Yönetim Sistemleri (DBMS) ise işletmelerin verileri etkin bir şekilde yönetmesine ve kullanmasına olanak tanıyan güçlü araçlardır.  Peki, bu sistemler kimler için uygundur? Çeşitleri nelerdir?

Veri Tabanı Yönetim Sistemi (DBMS) Nedir?

DBMS, yani veri tabanı yönetim sistemi, var olan verileri yönetmek için kullanılan yazılımdır. Bu yazılımlar; verilerin depolanmasını, düzenlenmesini ve yönetilmesini sağlar. Veri tabanı yönetim sistemleri; kullanıcıların, sistem üzerinde veri ekleme, güncelleme ve silme gibi işlemleri yapabilmelerine olanak tanır. Kısacası DBMS nedir diye sorulacak olursa; veri tabanı yönetim sistemlerinin, veri güvenliğini sağlama ve verileri yönetme işlevini sağladığı söylenebilir.

Microsoft Access, MySQL ve Oracle Database, DBMS’lere örnek gösterilebilir.

Veri Tabanı Yönetim Sistemi Çeşitleri Neler?

Veri tabanı yönetim sistemleri, kullanım amaçlarına göre birkaç seçeneğe ayrılır. Kullanıcılar, ihtiyaç duydukları DBMS sistemini tercih edebilir.

  • İlişkisel Veri Tabanı Yönetim Sistemi (RDBMS): Verileri bir tablo yapısında depolayan ve tablolar arasında ilişkiler kurarak verileri yöneten sistemlerdir.
  • NoSQL: Büyük verilerle uğraşan ve esnek bir yapıya ihtiyaç duyan uygulamalar için uygundur. Genellikle belge ya da grafik tabanlı yapılar kullanır.
  • Nesne Yönelimli Veri Tabanı Yönetim Sistemi (OODBMS): Verileri nesne olarak yöneten ve nesne tabanlı programlamayı destekleyen sistemdir.
  • Dağıtık Veri Tabanı Yönetim Sistemi (DDBMS): Verilerin birden fazla konuma dağıtılarak birden fazla sunucu tarafından yönetildiği sistemdir. Büyük ölçekli yapılar tarafından kullanılırlar.
  • Ağaç Veri Yapısı: Eski tip veri tabanlarıdır. Verileri hiyerarşik olarak veya ağ yapısında depolar.

Veri Tabanı Yönetim Sistemini Kimler İçin Uygun?

Veri tabanı sistemleri ya da veri tabanı yönetim sistemleri; verilerini organize etmek, saklamak ve yönetmek isteyen herkes için uygundur. Sahip olmanız gereken veri tabanı yönetim sisteminin türü, ihtiyaçlarınıza göre değişiklik gösterebilir.

Veri tabanı yönetim sistemi genellikle; Büyük ölçekli kurumlar, şirketler, e-ticaret siteleri, sağlık sektörü firmaları, finansal kuruluşlar ve eğitim kurumları tarafından kullanılır.

veri tabanı yönetim sistemi
İçeriği analiz eden Bing AI Creator ile oluşturulmuştur.

Veri Tabanı Yönetim Sisteminin Sağladığı Avantajlar Neler?

Veri tabanı yönetim sisteminin sağladığı birçok farklı avantaj bulunur. Bu yönetim sistemleri, verileri depoladığından işletmelerin ve organizasyonların, veriye dayalı karar almasını kolaylaştırır.

Veri tabanı yönetim sisteminin sağladığı avantajlar işe şöyle sıralanabilir:

  • Verileri bütünsel ve tutarlı olacak şekilde saklar.
  • Güvenlik kontrolleri sayesinde hassas veriler korunur.
  • Veri yedekleme işlemi gerçekleştirildiğinden olası bir felaket durumunda veriler yedekten geri çekilebilir.
  • Birden fazla kullanıcının aynı anda veri üzerinde çalışmasına imkan tanır.
  • Verilerin hızlı şekilde sorgulanmasını ve raporlanmasını sağlar.

Veri Tabanı Yönetim Sistemi Nasıl Seçilir?

Veri tabanı yönetimi seçimi yaparken göz önünde bulundurmanız gereken ilk madde ihtiyaçlarınızdır.

İhtiyaç analizi yaparak neye ihtiyacınız olduğunu belirlediğinizde performans, veri güvenliği, yedekleme ve kurtarma süreçleri, fiyatlandırma modelleri, kullanıcı dostu arayüzler gibi faktörleri de göz önünde bulundurabilirsiniz.

Tüm bu süreçleri göz önünde bulundurarak neye ihtiyacınız olduğunu az çok belirleyebildiğinizde entegrasyon sürecine geçebilirsiniz.

Eclit ile Veri Tabanı Yönetimi

Eclit’in sunduğu Yönetilen Uygulama ve Database hizmeti sayesinde ihtiyaçlarınız karşılanabilir. Eclit veri tabanı yönetimi ile veri tabanlarınızın bütünsel yönetimini sağlayarak verimliliği artırır ve veri güvenliğini önceliklendirerek güvende kalmanızı sağlar.

Hizmet hakkında daha fazla bilgi almak için bize buradan ulaşabilirsiniz!

Verilerinizi Güvende Tutmanın En İyi Yolu: Veri Yedekleme

Veri yedeklemesi, bilgisayar, telefon veya tablet gibi cihazlarınızda depolanan önemli bilgilerin bir kopyası veya arşividir ve bir veri kaybı durumunda bu orijinal bilgileri geri yüklemek için kullanılan bir yöntemdir.

Verileri kayıplara, bozulmalara, kullanıcı kaynaklı hatalara, doğal felaketlere ve diğer sorunlara karşı korumak kurumlar için en önemli önceliklerden biridir.

Fidye yazılımı saldırıları, sistem arızaları, sistem çökmeleri, yanlışlıkla yapılan kullanıcı değişiklikleri ve virüsler kurumlar için sürekli bir risktir. Kurumlar için tüm BT kaynaklarını ve verilerini korumak oldukça zor olabilmektedir. Bu yüzden kurumlar hangi verilerini hangi yöntem kullanarak yedekleyeceklerine ne sıklıkla yedekleyeceklerine ne kadar süreliğine yedekleyeceklerine karar vermeleri gerekmektedir.

 

Veri Yedekleme Nedir?

Yedekleme ve felaket kurtarma süreçleri, sıklıkla birbirine karıştırılan ancak aslında farklı amaçlara hizmet eden işlemlerdir. Veri yedekleme, verilerinizin zarar görmesi, silinmesi veya kaybolması durumunda dijitalleştirilmiş verilerinizin bir kopyasını oluşturma işlemidir.

Yedekleme, dosyaların kopyalarının oluşturulması anlamına gelirken, felaket kurtarma, bir kesinti sonrasında uygulamalara, verilere ve BT kaynaklarına hızlı erişimi yeniden sağlamak için yapılan planlı ve organize adımları içerir.

 

Veri Yedekleme ve Kurtarma Neden Önemlidir?

1. Veri Kaybını Önleme

Verileri yedeklemenin belki de en önemli nedeni kaybolmalarını önlemektir. Yapılan bir araştırmada kurumların %68’i kazara silme veya donanım/yazılım arızası nedeniyle veri kaybettiğini bildirmiştir. Kurumların veri yedeklemelerinin olması herhangi bir aksaklıkta her zaman bir B planlarının olmasını sağlar.

2. İş Sürekliliği

Felaket kurtarma planları, iş sürekliliğini sağlamaya yardımcı olur. Bir felaket durumunda, iş operasyonlarını en kısa sürede yeniden başlatmak için hızlı bir şekilde verilere ulaşmak önemlidir.

3. Maliyet ve Zaman Tasarrufu

Veri kaybı durumunda, verileri kurtarma çabaları maliyetli olabilir ve uzun sürebilir. Ancak, düzenli yedekleme ve kurtarma işlemleri, veri kaybının getireceği maliyetleri ve iş durma süresini azaltır.

4. Rekabet Avantajı

Felaket durumlarında çevrimiçi hale geçme ve operasyonları hızla yeniden başlatma, kurumlar için rekabet avantajını belirleyebilir. Veri yedekleme ve felaket kurtarma planları, bu hızlı tepki yeteneğini koruyarak, müşteri güvenini ve iş itibarını güçlendirmenin kritik bir parçasını oluşturur.

5. Yasal Uyum ve Denetleme

Birçok sektörde, veri saklama ve koruma yasal düzenlemelere tabidir. Veri yedekleme ve kurtarma süreçleri, bu düzenlemelere uyumu sağlamaya yardımcı olur.

6. Müşteri Güveni ve İtibar

Verilerin güvenli saklanması ve hızlı kurtarılabilmesi, müşterilerin ve iş ortaklarının güvenini kazanmanın ötesinde, işletmenin sürdürülebilir bir itibar oluşturmasına da katkı sağlar. Bu güven duygusu, müşteri sadakatini pekiştirir ve olumlu bir iş çevresi oluşturarak işletmenin uzun vadeli başarısını destekler.

7. Arıza Süresini Azaltma

Herhangi bir BT kesintisi, kurumlar üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olabilir. Acronis tarafından hazırlanan bir rapora göre, kurumların %42’si kesinti süresiyle sonuçlanan bir veri kaybı yaşamıştır. Bir veri yedeğine sahip olmak, kayıp verileri bulmaya çalışırken harcanan zamanı azaltır ve kesinti süresini kısaltır.

 

Veri Yedekleme Türleri Nelerdir?

En yaygın kullanılan yedekleme türleri aşağıdaki gibidir:

Tam Yedekleme: Bu, tüm verilerin disk, kaset veya CD gibi başka bir medya setine kopyalanmasını sağlayan temel bir yedekleme işlemidir. Böylece tüm verilerin eksiksiz bir kopyası tek bir medya setinde kullanılabilir hale getirilir. Gerçekleştirilmesi daha uzun sürer ve çok fazla depolama alanı gerektirir, bu nedenle genellikle diferansiyel veya artımlı yedekleme ile kullanılır.

Artımlı Yedekleme: Bu işlem, yalnızca son yedekleme işleminizden bu yana değişen verilerin kopyalanmasıdır. Bu işlem diğer yedekleme yöntemlerine göre daha hızlıdır ve tam yedekleme çözümüne göre daha az depolama ortamı gerektirir.

Diferansiyel Yedekleme: Artımlı yönteme benzer şekilde, diferansiyel yedeklemeler önceki bir bölümden tüm değişen verileri kopyalar, ancak her çalıştıklarında, belirtilen önceki tam yedeklemeden bu yana değişen tüm verileri kopyalamaya devam ederler.

 

Veri Yedekleme Stratejileri Nelerdir?

1. Günlük, Haftalık ve Aylık Yedekleme Rutinleri:

Günlük yedeklemeler, iş dünyasında anlık veri kurtarma ve güncel bilgilere hızlı erişim sağlamak amacıyla yapılan yedeklemelerdir. İş süreçlerindeki aksaklıklara karşı anında koruma sağlarlar. Haftalık yedeklemeler, iş sürekliliği için kritik olan büyük veri setlerinin kapsamlı bir kurtarma noktası sunar ve bir haftalık süre zarfındaki tüm değişiklikleri içerir. Aylık yedeklemeler ise geniş veri setlerini koruyarak uzun vadeli depolama, uyumluluk gereksinimleri ve stratejik iş ihtiyaçlarını karşılayan bir veri koruma stratejisi oluşturur.

2. Otomatik Yedekleme:

Genellikle kurumsal düzeyde kullanılan ve geniş bir iş süreç yelpazesini yönetmek için tasarlanmıştır. Otomatik yedekleme iş süreçlerini optimize etmek, veri yedekleme süreçlerini otomatize etmek ve genel veri yönetimini geliştirmek amacıyla kullanılır. Bu çözüm kurumların güvenlik standartlarına uymalarını ve uyumluluk gereksinimlerini karşılamalarını sağlar.

3. Bulut Depolama ve Harici Sürücüler:

Bulut Yedekleme: Bulut yedekleme genellikle kurumların geniş veri setlerini güvenli bir şekilde yedeklemek ve kolayca erişmelerini sağlamak için kullanılır. Bulut yedekleme hizmetleri, kurumların veri merkezi maliyetlerini azaltırken esnek ve ölçeklenebilir bir çözüm sunar.

Harici Sürücüler ve Depolama Aygıtları: Bazı kurumlar, hassas veya büyük veri setlerini fiziksel olarak korumak ve yönetmek için harici sürücüler veya depolama aygıtları kullanabilir. Bu, güvenlik ve uyumluluk gereksinimleri olan sektörler için bir seçenek olabilir.

Kurumların hangi yedekleme çözümünü uygulamaları gerektiği, bu yedeklemeleri nasıl ve ne sıklıkla yapılacağını belirlemeleri önemlidir. Doğru yönetilen hizmetler sağlayıcı ile tüm bu sorularınıza yanıt bulabilirsiniz.

Türkiye’nin en iyi ve en büyük yönetilen hizmetler sağlayıcısı Eclit, alanında uzman kadrosuyla kurumların değişen BT ihtiyaçlarına özel, ölçeklenebilir ve esnek çözümler sunuyor. Sağladığı 7/24 proaktif destek sayesinde kurumuzdaki BT ekiplerinin iş yükünü hafifleterek kurumunuza maliyet ve verimlilik avantajı sunuyor.

Siz de işletmenizin geleceğine yön vermek ve yedekleme hizmetlerinin sağlayacağı faydalarla tanışmak için hemen bizimle iletişime geçin!